Zor günler geçiriyoruz. Herkes boğazı biraz ağrısa, soğuktan burnu aksa, evde kalmanın tembelliğiyle halsizlik yaşasa ‘Hasta mı oluyorum? Bende de mi korona virüsü var?’ endişesi yaşıyor.
Süreğen İyilik Hali ve Korona Virüsü Etkileşimi
Mutluluk anlıktır. Günlerce kesintisiz mutlu olmak mümkün değildir. Çünkü mutluluk coşkulu bir haldir ve sağlıklı hiçbir birey sürekli coşku yaşayamaz. At sürekli koşabilir mi? Koşamaz, çatlar. İnsan da sürekli mutlu olamaz. Hayatın içerisinde mutlu olduğu zamanlar vardır. Buna karşın ‘psikolojik iyilik hali’ süreğendir.
Psikoloji bilimi hayatın tam merkezinde bir bilimdir. Bu nedenle sadece depresyon, anksiyete atakları, obsesyon gibi hastalıkları araştırmakla kalmaz. Aynı zamanda hastalıklardan korunmak ve/veya zor günlerde dayanıklılık konularında da çalışmalar yapar, bilimsel sonuçlara ulaşır.
Yapılan çok sayıdaki araştırma sonucunda ‘süreğen iyilik hali’ olan insanlarda şu ortak özellikler saptanmıştır:
*Sevme kapasitesi
*Çalışma/üretme kapasitesi
*Cesaret
*Kişiler arası iletişim becerileri
*Estetiğe ve güzelliğe duyarlılık
*Dayanıklılık
*Özgünlük
*Suçlayıcılıktan uzaklık
*Açık görüşlülük
*Maneviyat.
Sizde bu özellikler varsa ne iyi:) Zor günleri daha kolay aşacaksınız demektir. Yok mu? ‘Süreğen iyilik hali’ne ulaşmak için hangi özelliklerin gerektiğini artık biliyorsunuz. Bu özellikleri geliştirmek için adımlar atmaya başlayın. Nereden başlayacağınızı bilmiyor musunuz? Alın size öneriler:
*Probleme değil, amaca odaklanın. (Yani şu anda korona virüsü sorunun çözümüne bir katkınız olmayacaksa, sorun yaratacak tutumlardan kaçınmaya odaklanın.)
*Anlamsız inat yerine gerekirse vaz geçin. (Türkçe meali; ‘Bana, bize bir şey olmaz’ safsatasını bırakın. Başkalarının hayatını da tehlikeye atmayın.)
*Kaygı ve öfkeli düşünceler yerine, saf gerçeği kabul edin. (Geçecek, daha az zararla geçmesi yapacaklarımıza bağlı.)
*Kaskatı olmak yerine makul esneklik geliştirin. (Nasıl mı? Evinizde çalışın/ üretin. Bilim, sanat, tarih ilginizi ne çekiyorsa o konularda daha çok bilgi edinmek üzere zamanınızı kullanın. Ailenizleyseniz birlikte oyunlar oynayın, fotoğraflara bakın, eski sünnet/ düğün kayıtlarını falan seyredin. Yalnız yaşayanlardansanız teknolojide faydalanarak ‘görüntülü sohbetler’ edip kahveler için.)
Ah bir de şu gizli tehlikeden kaçının:) Evde olabilirsiniz ama her gün cumartesi değil. Her sabah da pazar değil. Börekleri, kekleri, mezeleri, yemekleri yerken dikkatli olun. Her şey sona erdiğinde büyümüş göbişlerle kalmayalım:)